Türkiye'de Girişimcilerin İş Kurma Süreçleri

Para kazandıracak işler


İşletmelerde planlama hayati öneme sahip ancak işletmeciler acısından en önemsiz, gereksiz bile görülüyor. İstisnalar hariç çoğu işletmenin bir iş ve eylem planı olmadığı gibi olanlarında sadece kağıtta yazılı haliyle dosya olarak çekmece de duruyor. Özelikle girişimciler yeni bir hizmet, yada ürün bulmak ve var olan urunu geliştirmek den çok var olan işlerin, ürünlerin aynısını yapar. Kendine göre çok karlı bir iş bulmuştur ve bundan hemen faydalanmak için fırsat kaçmadan payımı alayım düşüncesi ile Pazar araştırması, karlılık oranı, işletmeciliği, pazarlaması, yönetim gibi konularında dalmadan elindeki son kuruşa kadar bütün varlığımızı riske atıyoruz.

Kulaktan dolma ya da birkaç kere hizmet aldığı bir firmada o anlık kendine göre bir kar hesaplaması yapar ve o işe hemen dalmak isteriz. Bu durumda var olan müşteri kitlesini bölerek kendimizi ve var olan işletmelerin kar paylarını eriterek sektör deki ya da çevremizdeki işletmeleri zor duruma bırakıyoruz. Bunun sonucunda birbirinin aynısı ürün ve hizmet de hiçbir fark yaratmayan işletmeler mantar gibi çoğalarak sektörü olumsuz etkiliyor.

Özelikle KOBİ lere yönelik işletme ve yönetim yayınları ve bilgi kaynakları yok denecek kadar az ve yetersiz. Yazılan bütün yazılar kurumsal ve büyük firmalara yönelik akademik ve araştırma yazıları olduğu için yeteri kadar faydalanamıyor. Bu durumda KOBİ Yöneticileri çevreden duyma yönetim ve danışmanlarla durumu idare etmeye çalıyorlar. Bunun sonucunda işletmeden istenen üretim ve kapasite kullanımı etkin olarak kullanamıyoruz.  KOBİ leri biraz araştırma yaparsanız ne demek istediğimi net olarak görürsünüz.

Türkiye’de girişimcilik ve işletmecilik planlamadan daha çok bir hevesle ya da hayal ile yola çıkarak yapılıyor. Bir amaç ve hedef belirlemeden mantık dan uzak daha çok duygusal olarak karar veriyoruz. Birinin olumsuz sözü ve davranışından veya iltifatından etkilenerek kararlar alıyoruz. İntikam almak, kendimizi değerli görmek ve toplum kabul ettirmek için yatırım kararları alıyoruz. Tam olarak işletmecilik, yönetim niteliklerine sahip olmadan yeni gelişen sektörden pay kapmak, popüler işler de bulunmak için anlık kararlar veriyoruz.

Tutarlı bir işletme plan ve amacımız olmadığı için doğru bir yönetim olmadığı gibi kendimizi ve sermayemizi bir heves uğruna heba ediyoruz. Bir zaman sonra beklentilerimiz karşılayamayarak iş den soğumalar, sorunlar baş gösterir. Bu olumsuz tablo karsısında birçok bahaneler bularak suçu başkalarına atıyoruz. Yeni girişimcilere ve işletmecilere kötü bir örnek olarak onların yeteneklerini köreltmesine meydan hazırlıyoruz. Onlara bu işin yapılmaz, kazandırmadığını ve mantıksız olduğunu söyleyerek ya devlet memuru olmasını ya da bir firmada iyi bir çalışan olmasını salık veriyoruz.

Yorumlar