Para Yönetiminin Önemi



Hayat başlangıcı para ile başlar para ile biter. İnsanoğlu para harcamadan hiçbir an yasayamaz. Parayı yönetmeyi bizlere öğretmiyorlar. Dahası para ile ilgili konuşmak bile ayıp sayılır. Ailede hiçbir baba çocuğuna bırakın işletmecilik yapmayı, ticaret hayatını, iş hayatını, gelir artırma yönetmelerini parayı yönetmeyi, tasarruf ve harcamayı dahi öğretmiyorlar. Parayı yönetemeyen insanlarda hayat boyu para sıkıntısı çekiyorlar. 



Aylık gelir kişiden kişiye değişir ille herkes eşit para alacak diye bir kural yok. Aynı miktarda para harcayacak diye de bir durum yok. Önemli olan kendi gelirlerine göre giderlerini ayarlamak ve olduğunca birikimyada yatırım için bütçe ayırmalıdır. Bizlerde ailede olmadığı gibi okullarda verilen eğitimlerde bunun yakınından, uzağından bir eğitim yada birkaç saatlik bilgilendirme yok. 

Nitekim dinimiz parasal anlamda rahat bir hayat yasamak için bizlere peygamberler efendimiz aracılığı ile daha mutlu bir hayat yaşamak için örneklerle tavsiyelerde bulunuyor. Onun için savurganlığı yasaklarken lüks yasam, gösteriş yapmak, olanaklarının üzerinde harcama yapmalara onaylamıyor. Çalışmayı, bilimi ve fen bilgilerini öğrenmek ve öğretmek gerektiğini vurguluyor. 

İslam dinimizde iş hayatına dair birçok bilgiler var. Kesinlikle her anlaşmayı yazılı hale getirmeyi ve en az bir şahit huzurunda imza altına almayı, insanları kandırmanın yasak olduğu gibi ticareti bilimi, icat yapmayı kar oranları gibi iş hayatına dair çok geniş ve bugünkü işletmecilik mantığının temelini oluşturuyor. Bu kadar önemli olan konular neden dini eğitimlerin içinde verilmiyor aklıma takılıyor. 

Yoksa birileri bilerek bunların üzerinde durmuyor mu? Dinimiz daime yasayacak gibi çalısın derken yarın ölecek gibi ahirete hazırlanın derken bizlerde dini eğitim hep ahiret üzerine odaklanıyor ve dengeyi kuramıyoruz. Dini eğitimlerimizde yadaailede bu bilgiler verilmediği zaman Müslümanların dünyada söz sahibi olmasını beklemek saflık olmaz mı? Fakir insanın kime ne faydası olabilir ki. 

Onun için hem biz Türkler, hem de İslam dünyası bu konuda çok geride kalıyoruz. Bilgi ve teknoloji için diğer devletlere bağlı kaldığımızdan hep geride kalıyoruz. Sanki her şey Avrupa’da bizde hiç bir bilgi yada kaynak yokmuş gibi onlar ne derse onu yerine getirme düşüncesi var. Dünya çapında markalaşmak ve ticari tescili ürünlerimiz yok denecek kadar az. Türk markaları var gibi ancak yeterli değil ya geri kalan Müslümanlar olan Araplardan ne markası nede tescili bir ürünleri var sayılır. 

Eskiden güç parası olanda idi simi ise bilgi ve sermaye kimde işe güç onda. Onun içinde Müslüman devletlerinin yer altı ve yer üstü zenginlik doğal kaynaklarını genelde Avrupalı yada Amerikalı, İsrail firmaları işletiyor ve aslan payını alıyor. Üstelik orada gayrimenkul olarak arsa alımı yaparak resmen devleti parasal, ekonomik ve lobi olarak yön veriyorlar. Ailede ve dini eğitim verilen kurumlarda ve okullarda para yönetimi ve girişimcilik ve işletmecilikle ilgili bilgiler doğrusunda dini konular kadar eğitim ve sohbet olmadığı sürece parayı yönetemeyiz parası olanlar bizleri yönetir. 



Yorumlar