Nasıl marka oluruz diyenler için yazıyorum bun yazıyı size akıl vermek yada öneride bulunmak için değil sadece konu üzerinde düşüncelerinizi değiştirmek ve sağlamlaştırmak için yazıyorum. Marka olmadan önce marka olmak için hazır olmak gerekiyor. İş fikriniz ve kurumsal bir yönetiminiz olmadığı sürece markalaşama çalışmaları havada kalır ve boşa giden paranız ve zamanınız olur. Marka olmak ben marka oldum demekle olmuyor. Marka olmak sizi insanlar nasıl algıladığı ile ilgili doğru orantıdadır. Sizler ne kadar markayız yada marka olduk deyin karar verecek olanlar insanlardır.
Marka olmak öyle kısa dönemli ürün yada hizmetlerinizi bir logo tasarlayarak renkli ve ışıklı tabela ile internet sitesi yada sosyal sitelerde reklam vermek markalaşmanın sadece birkaç çalışması olup aslında reklam çalışması olup satış artırmak için yapılır. Marka kişisel olduğu gibi ürün yada kurumda olabilir. Markalaşmanın ilk adımı ürünlere işim bularak logo belirlemekten başlar. Bu insanların aklında kalıcı ve sizi diğerlerinden ayrılmanın en kolay yolludur.
Ondan sonra insanlarda verilmek istemem mesaj nedir. Bunu direk vermeli çünkü marka insanlarla ürün ya da kişiler arasında bir bağ oluşturarak farklı konumlaması ve akılda kalıcı olmaktır. İsim seçerken akılda kalıcı kolay telaffuz edilir ve her ortamda aynı renkler ve yazım sekli olmalıdır. Yeni kurulan işletmelerde ilk baştan dikkat edilmelidir. İster bir bölgede isterse ülke genelinde yada uluslar arası marka olmak için kurumsal işletme yönetimi, insanların beklentilerini karşılayacak ürünler, insana değer vermek, reklamlarla insanların aklında kalmaktır.
Ürün ev hizmetlere bağlı olarak marka olmak için zaman geçer siz bir yerde 10 yıl emlakçılık yaparsanız yâda başka bir iş o işte oranın markası olmuşunuz demektir. Ama mahalle ama il fark etmez. İnsanlar o marka için fazladan ödeme yaparlar ve ürünleri kullanırlar. Bu 10 yıllık sürede birçok zorlu dönemler olur ama insanlar sizi bilir ve tavsiye ederler ki işletmenizle ve sizinle duygusal bir bağ kurar. Marka olmanın başka yolluda danışmanlardan destek almak veya markalaşmış kurumlardan temsilcilik almaktır.
İşletme yönetimi ve ürünlerinizde kendinize güveniyorsanız kendiniz markalaşma çalışmaları yaparsınız yâda bu işi bilen işletme yönetim ve marka danışmanlarından yardım alırsınız. Yada paranız fazla işe Francis’e, bayilik alarak markalaşma süreci ile uğraşmadan direk marka olursunuz. Tercih sizin işletme bilginizi, sermayenize ve risk anlayışınıza bağlıdır. Sadece Francis’e almakla ( Temsilcilik ) de marka olunmaz çünkü kendini marka zan ederek ortalıkta Francis’e vermeye çalışan ama adı dâhil duyulmayan firmalar da var. Bunların amacı kendi işini kurmak isteyen insanların biraz gözünü boyayarak ceplerindeki birkaç lirasını almaktır.
Bayilik fuarında bayilik ve franchise vermek isteyen firmaları analiz etiğimde bazıları son derece markalaşma çalışmaları yaparak yatırımcılara franchise, bayilik verme çalışmalarının yanında daha kurumsallaşamayan ama bayilik vermek isteyen ve markalaşmayan firmalarda olduğunu üzülerek söylemek istiyorum. Birkaç tane ürünle veya sadece 1 ürünle bayilik vermek isteyenler var. Bayilik vermek için ürün değil ürün grubu oluşması gerekiyor. Sadece birkaç tane ürünlerin satısı için bayilik değil satış çalışması yapılır. Oysa önüne gelen kendini marka zan ederek bayilik vermeye çalışmaları hem kendilerini hem de bayilik alanları zor durumda bırakır.
Franchise vermek de işletme yönetimi olsun ekip işi olup nitelikli insanlar tarafından yürütülmelidir. Kurumsallaşma aşamasını geçemeyen daha satış yapmasını bilmeyen firmalar marka olamaz ve bayilik yada Francis’e vermemeli. Franchise almak yada bayilik almak isteyen insanların hangi sektör ve iş olursa olsun franchise veren firmayı ve firmanın yatırımcıya verdiği destekleri iyi analiz etmelidir. Kendisi kazanamayan bir firma yatırımcına kazandırmaz.
Franchise almaktaki amaç üründen çok işletme yönetimi, know how ve eğitimler ve kurumsal kimlik ile reklam ve işletme desteğidir. Sadece tabela ve ürünlerle marka da olunmaz, satışta yapılmaz. Franchise veren firma franchise alan yatırımcıya her konuda destek vererek birlikte kazanmayı sağlamsı gerekiyor. Bununla birlikte Francis’e bilgisi ve işletme kültürü olan firmalarda Ülkemiz adına gurur vericidir. Fuarda franchise veren firmaların yarısı Türk firmalarıdır.
Yorumlar
Yorum Gönder