İşsizliğin artığı bu zamanda işim yok, çalışmak istiyorum, çocuklarım aç, bana iş ver diyenlere iş den çok akıl veriyoruz. Bir takım gerçeklere ve onlara sormadan hemen kendimi ona ondan daha iyi olduğumuzu söyleme fırsatını kaçırmamak için konuyoruz. Bak ben kaç yaşındayım hala çalıyorum. Sırtımda odun çektim. İşe başladığımda ayağımda ayakkabı yoktu. Çaycılık yaparak iş hayatına atıldım. Sizim çalışmaya niyetiniz yok, Armut piş ağzıma düş diyorsunuz. Gibi birçok cümleler konuşurlar.
İlk bakışta haklılar ama tamamen değil. Gerçekten tembel olup da çalışmayan insan azımsanmayacak kadar çok var. Bu insanlar her zaman bir bahaneleri ve iş beğenmemeleri var. Yok bu böyle olmaz, bu kadar ücrete kim çalışır, o iş yapılır mı? Kendilerini haklı çıkaran davranışlar içine giriyorlar. Özelikle yönetim karşıtı hemen hükumeti ve iş dünyasını topa tutarak eleştirir.
İnternet, İnsan kaynakları siteleri, gazeteler, iş yerin camlarında iş elaman arayan yazılar her zaman görünür. Bu kadar iş var da neden işsizlik var? Bu kadar ilanın olması işsizliğin göstergesi değil elaman dolaşımını gösterir. İşi olan birinin iş den ayrılması sonucu onun yerine elaman almak içindir. Toplam da işsiz sayısında bir değişiklik yok. Onun için ilanların çok olması iş var anlamına gelmiyor.
Üniversite eğitimi almış ya da çekirdek den gelmiş birey bir konuda uzmanlaşmak ister. Onun için yıllarını verdiği işi yapmak en büyük mutluluk kaynağıdır. Neden bilgisi ve işi olmayan bir konuda çalısın ki? Hadi çalıştı ne kadar kendini işe verebilir ve ne kadar kuruma faydası olur. Kendi yakının işe almak için yılarca birlik de çalıştıkları insana da kabı gösterirler. Onun işi tekrar öğrenmesi zaman ve yıllarını alır tabi iş den gönderilmese. İnsanın o kadar emek, çalışma ve tecrübelerini kullanacağı kendini geliştireceği en iyi bildiği iş yapmak en doğal hakkıdır.
Firmalar işe elaman alımında en önemli ölçüleri ücret dir. Onlar için bilgi, tecrübe, eğitim, işi bilmesi önemli değil. İş görüşmesinde talep etiği ücret ne olursa olsun istisnalar hariç kabul etmez ve derler ki bak piyasa da o kadar adam var asgari ücret neyine yetmiyor derler. Senin yerine binlerce insan var çalışacak ya kabul et yada kendine iş ara sen bilirsin derler. Bakmakla yükümlü olduğu kişiler olduğu içinde genelde kabul ederler. Ancak hiçbir zaman işe odaklanmaz ve mutsuz olurlar. Ben bu iş için mi bu kadar okudum.
Kabul etmemesi durumunda onun yerine gerçek den asgari ücretle çalışan bulurlar. Kısa zamanda firma yöneticileri karlı olduğunu düşünürler. Oysa uzun zamanlı bakıldığında hiç de iyi bir manzara yok. Çünkü o kişinin maçı sadece para kazanmak işinde ilerlemek ve gelişmek gibi bir amacı yok ay dolsun para gelsin. İşi öğrenene kadar hatalar yapacak ve ortama alışması zaman alacak bu da maliyet demek hiç verim almadıkları birine para ödemek zorundalar. İşi tam öğrenir ve başka bir yerde çalışmaya başlar. Elaman alımında ne kadar ücret talep ediyor demek yerine ne kadar firmaya faydalı olur demeleri lazım. Özelikle hizmet sektörü ve imalat sektörünün üretim ünitelerinde niteliksiz elaman alımı çok fazla oluyor.
Yorumlar
Yorum Gönder